Gürsel Tekin'den, CHP İstanbul İl Başkanlığı önünde ilk açıklama…
Kayıp uranyum, gizli üs! Kazma Dağı'nın derinliklerinde neler oluyor?
UAEA Genel Direktörü Rafael Grossi, İran’a net bir soru yöneltti: Kazma Dağı'nın derinliklerinde neler oluyor? Ancak Tahran bu soruya kısa ve sert bir yanıt verdi: "Bu sizi ilgilendirmez."
Grossi’nin bu çıkışı, ABD’ye ait B-2 tipi hayalet bombardıman uçaklarının, Fordo ve Natanz’daki uranyum zenginleştirme tesislerini 30 bin librelik sığınak delici bombalarla hedef almasının ardından daha da önem kazandı. ABD Başkanı Donald Trump, bu saldırının "İran’ın nükleer kapasitesine ciddi darbe vurduğunu" öne sürdü.
Fakat saldırıdan hemen önce, Fordo tesisi önünde sıralanan 16 kamyon dikkat çekti. Nükleer faaliyetler üzerine çalışan uzmanlara göre, İran rejimi, yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumun büyük bölümünü saldırıdan önce gizli bir bölgeye sevk etti.
İsrail askeri istihbaratında uzun yıllar görev yapan Sima Shine, “İran, nükleer silah üretiminde kullanılabilecek seviyede uranyum zenginleştiren yüzlerce, hatta binlerce gelişmiş santrifüjü gizlemiş olabilir,” dedi.
Uzmanlara göre bu santrifüjlerin bir kısmı Kazma Dağı’na taşınmış olabilir.
Gözden ırak üs: Kazma
İsfahan eyaletinde, Natanz tesisine birkaç dakika mesafede ve Fordo’nun 145 kilometre güneyinde yer alan Kazma Dağı (yerel adıyla Küh-e Kolang Gaz Lā), son dört yılda sessizce genişletilip güçlendirildi.
Grossi, Nisan ayındaki açıklamasında, “Bu tesisin nükleer programla bağlantılı önemli faaliyetler yürüttüğü açık. Sorduğumuzda ise sadece ‘Bu sizi ilgilendirmez’ cevabını alıyoruz,” diyerek, dağın altındaki tünellerin bildirilmeyen nükleer materyallerin saklanmasında kullanılabileceğini belirtti.
UAEA, 23 Haziran Pazartesi günü İran’ın nükleer tesislerine acil erişim izni verilmesi çağrısını yineledi.
Uzmanlar, İran’ın Kazma Dağı’ndaki yeni, son derece korunaklı tesisinde uranyum zenginleştirme sürecini hızlandırabileceğine dikkat çekiyor.
Ben Taleblu (Foundation for Defense of Democracies) Financial Times’a yaptığı değerlendirmede şu soruyu sordu:
- “İran, nükleer silah üretimi için gerekli fisil materyali Kazma’ya taşıdı mı? Ya da daha kötüsü, bunu zaten yaptı mı?”
Uydu görüntüleri, dağın altında yeni kazılan tünelleri ve çevresine kurulan yoğun güvenlik önlemlerini ortaya koyuyor. Fordo’da iki ana tünel varken, Kazma Dağı’nda en az dört farklı giriş bulunuyor. Üstelik bu tesis, yerin 100 metreden daha derinlerine iniyor, Fordo ise yalnızca 60 ila 90 metre derinlikte.
Kazma Dağı’nın 1.608 metre yüksekliğindeki zirvesi, Fordo’nun 960 metrelik zirvesine göre %50 daha yüksek. Bu durum, tesisin daha derin ve daha iyi korunmuş yer altı bölmelerine sahip olduğu anlamına geliyor.
ABD’nin Fordo gibi tesisleri yok etmek için geliştirdiği GBU-57 tipi bombalar yalnızca 60 metre derinliğe ulaşabiliyor. Ancak Kazma’daki yapı, bu kapasitenin çok ötesinde.
“Amerikan bombaları bile yetmez”
Reuel Marc Gerecht (Foundation for Defense of Democracies), Kazma Dağı tesisinin, ABD’nin en güçlü konvansiyonel bombalarına bile dayanabilecek bir nükleer üs haline geldiğini savunuyor.
Tesis çevresindeki güvenlik inşaatları, İran’ın burada yakın zamanda zenginleştirme faaliyetlerine başlamayı planladığına işaret ediyor.
İran daha önce de benzer bir gizlilik stratejisi izlemişti. 2009’da Batılı istihbarat birimleri Fordo’nun varlığını ortaya çıkardığında, İran bu tesisi yıllardır gizlice işletmekteydi.
2015 tarihli nükleer anlaşma, Fordo’nun yalnızca araştırma amacıyla kullanılmasını ve zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulmasını öngörüyordu. Ancak 2018’de Trump yönetiminin anlaşmadan çekilmesiyle, İran yeniden zenginleştirmeye başladı.
2021 yılında Natanz’da meydana gelen ve İran’ın İsrail’i suçladığı sabotajın ardından, uranyum %60 saflığa kadar zenginleştirilmeye başlandı. Bu, nükleer silah üretimine yalnızca bir adım kalması demekti.
400 kilogram uranyum kayıp
UAEA’nın son verilerine göre İran, %60 saflıkta 408,6 kilogram uranyuma sahip. Bu miktar sadece Şubat ayından bu yana 133 kilogramlık bir artışı gösteriyor.
Uzmanlara göre, İran’ın bu şekildeki “dağıtım stratejisi” sayesinde, olası saldırılar sonrasında bile nükleer programını sürdürebilmesi mümkün hale geliyor.
Institute for Science and International Security’nin (ISIS) analizine göre İran, Kazma Dağı’nın altına birkaç bin ileri düzey santrifüj yerleştirmiş olabilir.
Bu yapı, bilinen tüm tesisler yok edilse bile İran’ın nükleer kapasitesini sürdürebileceği anlamına geliyor.
Tahran’daki üst düzey yetkili Ali Shamkhani bu durumu şöyle özetliyor:
- “Tesisler tamamen yok edilse bile oyun bitmez. Çünkü elimizde zenginleştirilmiş materyal, teknik bilgi ve siyasi irade var.”
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Takht-Ravanci ise Alman ARD televizyonuna yaptığı açıklamada şu ifadeyi kullandı:
- “Kimse bize ne yapacağımızı ya da yapmayacağımızı dikte edemez.”
28 Nisan; Kapsül
Yorum Yap